TÜRK NÖROLOJİ DERNEĞİ YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞI'NA
Konu: Nöroloji uzmanının çocuk hasta bakması hk.
Tarafımıza gönderilen mailde, bir üyeniz tarafından sorulan çocuk hastaların nörolojik problemlerinde nöroloji uzman hekimlerinin tıbbi tanı ve tedavi yürütüp yürütemeyeceği sorusu hukuki düzenlemeler ve Sağlık Bakanlığı Genelge'leri çerçevesinde değerlendirilmiştir.
Sağlık mevzuatına ilişkin esasların belirlendiği temel Kanun, 1219 sayılı Tababet Ve Şuabatı San'atlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun’dur. Kanununun 3. maddesi uyarınca da, Türkiye’de hekimlik yapmanın koşulu uzmanlık gerektiren işler için yöntemine uygun alınmış bir uzmanlık belgesine sahip olmaktır. Bu belgeye sahip olmaksızın uzmanlık alanına giren tıbbi girişimleri yapmak yasaktır. 26.04.2014 tarih ve 28983 sayılı ResmiGazete'de yayımlanan Tıpta Ve Diş Hekimliğinde Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği'nin 27. Maddesinde de bu yasak 'Bu Yönetmelik hükümlerine göre uzmanlık belgesi almayanlar, hiçbir yerde ve şekilde uzmanlık unvan ve yetkisini kullanamazlar.' Şeklinde ifade edilmiştir.
1219 sayılı Kanunun EK-1 sayılı çizelgesinde tıpta uzmanlık dalları ve eğitim süreleri EK-3 çizelgesinde ise yan dal uzmanlık alanları belirlenmiştir. EK-3 sayılı çizelgenin 17. Sırasında Çocuk nörolojisi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ana dalına bağlı bir yan dal olarak düzenlenmiştir. 1219 sayılı Kanunun Ek 14. Maddesinde ise uzmanlık alanları arasında görev ve yetki uyuşmazlıklarının Tıpta Uzmanlık Kurulu taafından uzmanlık eğitimi müfredatı dikkate alınarak çözüleceği düzenlenmiştir.
Bütün bu düzenlemelerde ortaya konulduğu üzere hastalıklar ya da tek tek sağlık sorunları üzerinden uzmanlık ve yan dal uzmanlık alanlarının görev ve yetki sınırları çizilmemiştir. Bunun yerine basamaklandırılmış bir sistem üzerinden, genişten başlayarak daralarak giden bir piramit şeklinde tıp fakültesi, uzmanlık ve yan dal uzmanlığı eğitimleri üzerinden hekimlerin sağlık hizmetini vermesi esası benimsenmiştir. Öncelikle tıp fakültesi mezunu hekimin genel olarak hastalıkları tanı ve tedavi yetkisi kapsamında hastaya bakması, tıp fakültesi eğitimi ile çözemeyeceği, uzmanlık eğitimi gerektiren sağlık sorunu olan kişileri ilgili uzmanlık alanlarına sevk etmesi, ilgili uzmanın da genel uzmanlık eğitimi ile çözemediği vakaları yan dal uzmanına sevk etmesi benimsenmiştir.
Genel olarak yan dal uzmanlıkları, bir ya da birden fazla uzmanlık alanının kesiştiği özel ve derinlemesine bilgi ve beceri gerektiren alanlarda oluşturulmaktadır. Yan dal uzmanlık eğitiminin amacı,ana dal uzmanlık alanlarının yetkilerine giren bütün hastalıkların tanı ve tedavisini yapmaları için yan dal uzmanı yetiştirmek değildir. Ya da yan dal uzmanlarının tanı ve tedavisini yaptıkları sağlık sorunları ile ilgili olarak o alanla ilgili ana dal uzmanlarının tanı ve tedavi yetkisi ortadan kalkmamaktadır. Uzmanlık alanlarının uzmanlık eğitim müfredatları kapsamında edindikleri bilgi, beceri ve elde ettikleri yetki kapsamında yan dal alanları ile örtüşen alanlarda da tanı ve tedavi hizmeti verme yetkileri devam etmektedir. Elbette uzman hekim, uzmanlık eğitimi müfredatı kapsamında tanı ve tedavi hizmeti vermeye yetkili olduğu hastalıklarla ilgili somut bir vakada uzmanlık bilgisinin yetersiz olduğunu yan dal uzmanının bilgisine gereksinim olduğunu tespit ederse hastasını sevketme sorumluluğu altındadır.
Somut durumda çocuk nörolojisinin bir tıpta uzmanlık yan dalı olarak belirlenmesinin, 18 yaş altı tüm hastaların çocuk nörolojisi uzmanı hekim tarafından değerlendirilmesi gerekliliğini doğurmayacağı, yan dal uzmanlık bilgisine ihtiyaç duyulan hallerde 18 yaş altı hastaların çocuk nörologlar tarafından değerlendirilmesi gerektiği düşüncesindeyiz. Nitekim Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nün 20.7.2017 tarihli ve 2017/13 sayılı Genelge'sinde çocuk yandal uzmanlarının Çocuk sağlığı ve hastalıkları, çocuk cerrahisi ve çocuk ve ergen ruh sağlığı ve hastalıkları ana dalla ile bunları bağlı yan dal uzmanlıklarının 18 yaşa kadar olan hastalara hizmet vereceği, diğer uzmanlık dallarında ise bir yaş kısıtlaması olmaksızın hizmet sunulabileceği, acil haller başta olmak üzere ihtiyaç duyulan durumlarda yaşa bakılmaksızın hasta görülebileceği açıkca belirtilmiştir. (Söz konusu Genelge ektedir)
Konunun bilimsel yönden değerlendirmesi sayın Dernek Yönetim Kurulu'na ait olmakla birlikte, Derneğiniz adına daha önce yürütülen davalarda yürüttüğümüz bilimsel tartışmalardan bilindiği üzere; nörolojik gelişim intrauterin (İU) dönemde başlamakta ve yıllarca sürmekte olduğundan, esasen bir nörolog için nörolojik muayene yapmanın yaş sınırlaması bilimsel olarak bulunmamaktadır. Ancak yenidoğan ve çocuğun nörolojik muayenesi erişkine göre bazı farklılıkları içermektedir. Bu farklılık temel olarak çocukta büyüme ve gelişmenin hala sürüyor olmasından ileri gelmektedir. Çocuk nörolojisinin yan dal olarak belirlenmesinin amacı da, bu nörolojik gelişimden kaynaklı hastalıklara ya da oluşan komplikasyonlara tıbbi müdahalede bulunabilecek özel ve derinlemesine bilgiye sahip hekim yetiştirebilmektir.
Öte yandan çocuk nörolojisi yan dalından mezun hekim sayısı ülkemizdeki ihtiyacı yanıt vermek açısından yeterli olmayıp, çoğu sağlık kuruluşunda çocuk nörolojisi uzmanı bulunmamaktadır. Bu nedenle çocuk hastaların nörolojik değerlendirilmesinin mutlaka çocuk nöroloji yan dal uzmanlarınca yapılması gerektiğini söylemek bu hastaların sağlık hizmetine erişim hakkını zedeleyecektir.
Belirtilen gerekçelerle; sağlık kuruluşlarında 18 yaş ve altındaki hastalara nörologların bakmasında tıbben bir sakınca bulunmadığı, hastanın tanı ve tedavisinin çocuk nörolojisi uzmanınca yürütülmesinin gerekip gerekmediği konusundaki bilimsel değerlendirmenin nörolog tarafından yapılabileceği düşüncesindeyiz. Bu durumda hastada dahili bir komplikasyonun mevcut olması ya da yaşının süt çocuğu ve altında olması durumunda ise, hastanın çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanıyla birlikte değerlendirilmesinde fayda görülmektedir. Bilgilerinize sunulur. Saygılarımla.
Ek: Genelge