Afiliye Üniv. için S.B. Hizmet Sözleşmesi

7.01.2021
Sayın Üyemiz,
 
Birlikte Kullanım Kapsamında İmzalanacak Hizmet Sözleşmesi metninin Anayasanın 128 ve 130. maddelerine aykırı yönleri olduğunu değerlendiriyoruz. Sözleşme içeriğine katılmayan Dernek üyelerinin konuyu yargıya taşımayı düşünmeleri halinde aşağıdaki adımları atmalarının haklarının korunmasında katkı sağlayacaktır.
1. Aşamada aşağıdaki dilekçe evrak kayıttan geçirilip, bir nüshası örnek alınarak İdareye sunulabilir. Dilekçe sunulması halinde, mutlaka evrak kayıt bilgileri alınmalıdır (tarih ve sayı).
 
2. Aşamada, dilekçe kayda girdikten sonra hekimlerin sözleşme imzalamak zorunda kalmaları halinde, imzalarının yanına "... tarih ve ... sayılı dilekçemde belirttiğim nedenlerle işbu sözleşmeyi ihtirazi kayıtla imzalıyorum" diye bir not düşülebilir.
 
3. Sonrasında konu yargıya taşınabilir.
 
Saygılarımızla,
 
TND Hukuk Danışmanı
 
 
...ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ’NE

….TIP FAKÜLTESİ DEKANLIĞI’NA

 

Konu: Tip Sözleşme hk.

Üniversiteniz…Tıp Fakültesi… kadrosunda öğretim üyesi olarak görev yapmaktayım. Tarafıma, Sağlık Bakanlığı Kamu Hastaneleri Genel Müdürlüğü, 16.12.2020 tarihinde “Birlikte Kullanım Kapsamında İmzalanacak Hizmet Sözleşmesi” konulu yazısı ekinde gönderilen Birlikte Kullanım Protokolü imzalayan Devlet Üniversiteleri tıp fakülteleri öğretim elemanlarının engeç 31 Aralık 2021 tarihine kadar 1 yıl süre ile geçerli olmak üzere gönderilen Tip Hizmet Sözleşmelerini imzalamam gerektiği bildirilmiştir.

Öğretim üyeleri ve öğretim görevlileri ile Sağlık Bakanlığına bağlı sağlık kuruluşunun başhekimi arasında imzalanması bildirilen tip sözleşmede;

·         Personelin çalışma saat ve sürelerinin hastanenin çalışma saat ve süreleri ile aynı olacağı, mevzuat izin vermiyor olmasına karşın üst sınır belirlenmeksizin fazla çalışma yaptırılabileceği,

·         Sözleşme imzalayan öğretim üyelerinin, 2547 sayılı Kanun ile kendilerine tanınan serbest çalışma ya da kurumsal sözleşme ile çalışma haklarından yoksun kalacakları,

·         Mevzuatta öngörülmüyor olmasına karşın, Bakanlığın öğretim elemanını bilimsel çalışmalarda ve bilimsel toplantılarda eğitim faaliyetlerinde eğitici olarak görevlendirebileceği, ancak üniversite tarafından benzer görevlendirmelerin, başhekimin uygun bulması halinde yapılabileceği,

·         “Personelin” eğitim planının başhekimin uygun görüşü ile Dekan veya hastanenin kurum eğitim sorumlusu tarafından belirleneceği,

·         Sözleşmede, eğitim, bilimsel çalışma ve sağlık hizmet sunumu performans hedeflerinin her bir “Personel” için ayrı ayrı kişisel olarak başhekimlik tarafından belirleneceği,

·         Öğretim elemanlarının bilimsel çalışma, eğitim veya sağlık hizmeti sunumu performans hedeflerinden bir veya ikisini kapsayacak diğerlerinden muaf tutulacak sözleşmeyi başhekim uygun görür ise imzalayabileceği,

·         “Personelin” performansının başhekim tarafından puanlanacağı ve değerlendirileceği,

·         Belirlenen sürenin sonunda sözleşmenin kendiliğinden sona ereceği, belirli koşulların varlığı halinde başhekimlik tarafından sözleşmenin süresinden önce feshedilebileceği ya da yenilenmeyebileceği, bu durumdaki personelin üniversitedeki görevine geri döneceğine dair hükümler yer almaktadır.

 

Anayasa’nın 130. maddesinde üniversitelerin kamu tüzel kişiliğine ve bilimsel özerkliğe sahip olduğu belirtilmiştir. Anılan maddenin 9. fıkrasında öğretim elemanlarının atanmaları ve disiplin işleri de dahil olmak üzere birçok hususun kanunla düzenleneceği kuralına yer verilmiştir.

Anayasa’nın 130. maddesinin gerekçesinde öğretim üyelerinin göreve alınmalarının, yükseltilmelerinin ve görevlerine son verilmesinin kendi organları tarafından yürütülmesinin bilimsel özerkliğin bir gereği olduğu belirtilmiştir.

 

Anayasanın 128. maddesi uyarınca “Memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla düzenlenir. 

 

Söz konusu sözleşme ile öğretim elemanlarının statülerine Anayasa’nın 128 ve 130. maddeleri ile uyumlu olmayan müdahaleler içerdiğini değerlendiriyorum.

Ayrıca sözleşme hükümlerinin, dayanak olarak gösterilen 3359 sayılı Kanunun Ek 9. maddesi ile de uyumlu olmadığını değerlendirdiğimi ifade etmeliyim. Örneğin Ek.9. maddede sözleşme feshedilmediği takdirde kendiliğinden yenileceği belirtilmiş iken, tip sözleşmede, sözleşmenin yenilenmediği takdirde kendiliğinden sona ereceği yönünde bir kural konulmuştur.

Söz konusu Devlet Üniversiteleri öğretim üyelerine yönelik imzalanması için gönderilen tip sözleşmeler başta Anayasa olmak üzere ilgili mevzuat yönünden önemli değişiklikler içerdiğinden bu metninin yukarıda aktardığım mevzuata uygun hale getirilmesini talep ettiğimi bilgilerinize sunarım.